en | tr
Uçak Motorları Üretiminde 100 Yıl
Uçak motorları? 100 yıl önce Rolls-Royce işte böyle demişti: “Bize göre değiller”. Fakat sonra fikrini oldukça farklı yöne doğru değiştirmişti.

Gazeteler Almanya ile savaşa girdiklerini söylediğinde İngiltere halkı inanamamış, şok ve şaşkınlık içerisindeydi.

 

Bu tarihi beyanın yapıldığı 4 Ağustos 1914’te yani yaklaşık 100 yıl önce çıkan olaylar üst düzey askerlerin dışındaki herkesi tam anlamıyla şaşırtmıştı.

 

Sanayi liderleri de özellikle lüks otomobillerin üretildiği başarılı bir fabrikada başmühendis olarak görev yapan Frederick Henry Royce derinden şok yaşamıştı. Rolls-Royce yönetim kurulu üyeleri, 7 Ağustos'ta acilen bir araya gelerek,  şirket bankasının bu savaş zamanında pahalı ve lüks ürünlerine destek vermeyi reddetmesinden ve işin bağlı olduğu açık kredinin geri ödenmesini talep etmelerinden korkuyorlardı. Hemen katı önlemler almaya karar vererek şirketin işgücünü yarı yarıya düşürecek, kalan personelin çalışabileceği saatleri yarı yarıya azaltacak ve hükümetten gelen her türlü uçak motoru işine geçme talebini reddedeceklerdi.

 

Fakat şirket hızla üçüncü politikasını değiştirdi. Birkaç gün içinde şirketin Genel Müdürü Claude Johnson ve Royce, onları Renault uçak motorlarından bir takım yapmak için teklif sunmalarına ikna etmiş olan askeri uçak tedarikinden sorumlu Royal Uçak Fabrikası'nın başkanı ile bir toplantıya çağrıldılar.

 

 

Mükemmeliyet

 

Derby merkezli yeni şirket için farkında olmadan geniş kapsamlı ve yeni bir çağın açıldığı süreçte,   bir başka acil yönetim kurulu toplantısı plana dâhil edildi.

 

Önsezisi, mükemmeliyet tutkusu ve teknik dehası ile şirketini çoktan otomobil sektöründe dünya lideri yapmış olan 51 yaşındaki Royce, hemen bu zorlu ve yeni göreve atıldı. Fakat büyük sorunlarla karşılaşmıştı: zayıf sağlığı ( olabildiğince çok ve aralıksız çalışma isteği ile kötüleşmiş) ardından fabrikanın baskılarından uzakta çalışma gerekliliği ( sadece küçük bir takım tarafından desteklenen, 300 km uzaklıkta sağlıklı bir sahil yerleşiminde); ve uçak motorları alanında tam bir deneyim eksikliği.

 

Genel anlamda, Royce, şirketi İngiliz B.E.2 hafif bombardıman uçakları için acilen ihtiyaç duyulan ilk 50 âdet motoru üretmeye başlamadan önce, Renault motorunun tasarımını ilk incelediği zamana nazaran daha az zorlanıyordu.

 

Ağır, düşük güçlü, benzin ve yağa istekli, dökme demir silindirli ve hava ile soğutmalı V8 ile 80 beygir gücündeki Renault ünitesi Royce’a daha önceki başardıklarından farklı olarak su-soğutması ile daha yüksek güç-ağırlık oranını sağlayacak olan çok daha iyi bir ürün geliştirmesi için ilham vermiş ve onu inandırmıştı.

 

Şirketin yönetim kurulu Royce’un teklifinde çabucak anlaşarak savaşın başlamasından sadece bir ay sonra Royce, 200 beygirgücünde yeni bir uçak motoru geliştirmek için askeriyenin teklifini kabul etmiş ve V12 tasarımının taslağını çoktan çıkarmıştı. Yeni taslağı kısmen şirketin başarılı yapımlarından 40 / 50 beygirgücündeki otomobil motorunun kanıtlanmış özelliklerine kısmen de Rolls-Royce'un 1914’ün başlarında ayrıntılı incelemek (Mercedes, rekabet amaçlı lüks araçlarının kullanımında geliştirmeyi planlıyordu) için satın aldığı Alman yapımı altı silindirli DF80 uçak motoruna dayanıyordu.

 

Rakip uçak motorlarına göre daha iyi soğuyan ve daha hafif olan umut vaat edici DF80, Almanya’da dayanıklılık ve performans anlamında yeni havacılık rekorları kırmıştı.  DF80, Royce'un hızla yeni tasarımı V12’ye dâhil ettiği dövme çelik silindirler ve su soğutma ceketi olan çelik saclar gibi teknolojik gelişmeleri içeriyordu.

 

Savaşın başlamasından dört hafta sonra, şirketin yönetim kurulu her biri yaklaşık 1.500 € (bugün 120.000 £ ya da 200.000 $) tutarında olan iki adet deneysel V-motoru yapmayı kabul etti. Yönetim kurulu hükümetin siparişlerinin ortaya çıkmasından hemen önce, böyle bir motorun sipariş edileceğine inanarak teknik ve ticari bir risk almayı geçerli gördü. Yurtseverliğin yeni iş girişimlerinde etkili bir rol oynadığını gösterdikleri için ve bankanın yeni projeyi finanse etmeyi kabul etmesi ile tüm işçiler ve büro çalışanları eski görevine getirildi.

 

Ekim 1914'e gelindiğinde, Rolls-Royce’un çalışmaları yapım aşamasında olan iki adet ve daha küçük yan ürün niteliğindeki motorlar üzerinde devam ederken, tamamen uçak motoru üzerine çalışacağı taahhüdünde bulundu. Bu motorların hepsi sonradan yırtıcı kuşların ismini almıştı: Büyük V12 motoru için Kartal (Eagle), ondan daha küçük olan 150 beygir gücündeki V12 için Şahin (Falcon) ve etkili bir şekilde V12 Şahin'in bir safı olan 75 beygir gücünde aynı eksenli altı silindirli ünite için Doğan (Hawk).

İnanç

 

Renault motoruyla ilgili çalışmalar devam etti, ancak bu motorun düşük teknolojik özellikleri, 12 adet Handley Page O / 100 çift motorlu devriye bombardıman uçaklarında kullanılmak üzere ilk siparişlerinin 1915 yılının başlarında gelen yüksek uçan Kartal'ın (Eagle motoru) performansıyla (her biri 930 £ değerinde, 25 motor için bugün yaklaşık 75,0000 £ / 123.000 $ tutarında.) hiçbir zaman eşleşemeyeceği anlamına geliyordu. Birleşik Krallık ordusunun hala çizim aşamasında olan bu yeni motora gösterdiği güven hiç kuşkusuz rakip imalatçıların ürünlerinde yaşadığı yeterli güçte çalışamama, pahalıya mal olan sonuçlar ve güvensizlik gibi tecrübelerden kaynaklıydı.

 

Benzer sorunları önlemekte endişe duyan Royce, hiç durmadan performansı ve güvenirliği arttırmaya çalışırken, mühendislerini sınama ve uçuş testinde maksimum çaba sarf etmeleri için teşvik etti. Kartal (Eagle) modeli, ilk sınama testini 1915 yılı Mart ayının başında, Royce'un belirlediği hedeften tam olarak 6 ay önce, ordu ile yaptığı sözleşmeden ise %12,5 daha fazla yani 225 beygirgücüne iki gün içerisinde ulaşarak başarıyla tamamlamıştı.

 

Baskı

 

Daha fazla Kartal (Eagles) modeli programa dâhil oldukça,  Royce, zayıf parçaları bulmak adına kıyasıya test yapıyor, tasarlıyor ve değişen parçaların da ispat testlerini yaparak rakip motor tedarikçileri üzerindeki baskıyı arttırıyordu. Mühendisler, zorlu muharebe rollerinde etkili bir şekilde hizmet verebilecek güvenilir ve çalışabilir bir ürün yapmak için aralıksız bir harekâtta büyük stres oluşturmak amacıyla Eagles'i kasten hor kullanıyorlardı. Alüminyum alaşımlı pistonlar (çelik yerine kullanılan) gibi sektörde öncü yenilikler Kartal’ın (Eagle) güç potansiyelini artırmaya devam etti ve ilk kez 1915 yılının Aralık ayında Kartal isimli motor, Handley Page O / 100 bombardıman uçağında uçtu. – iznin alınmasından 16 aydan az bir süre.

 

Savaş zamanının getirdiği zorunluluklar nedeniyle, İngiltere çok geçmeden daha çok Kartal'a ihtiyaç duymaya başladı. Milli savunma bakanlığı yetkilileri Royce’u ve kıdemli meslektaşlarını diğer İngiliz imalatçıları ile üretimi paylaşmaları konusunda ikna etmeye çalıştı. Royce ve ekibi ise kararlı bir şekilde direnerek ( Kartal ve Şahin modellerini yapmada Bristol’daki Brazil Straker’a onay vermiş olmalarına rağmen) bunun yerine Derby Fabrikası ile büyümeyi elde etmişlerdi.

 

Bu kez, 1916 yılının Haziran ayında Kartal modelinin Curtiss H12 deniz uçağında ikinci bir kullanımı gerçekleşmişti. Hemen arkasından FE2d avcı uçağında yeniden donatımı ve büyümesi ile Kartal modeli önemli bir rol üstlendi. Kartal’ın Airco DH4 hafif bombardıman uçaklarına yüklenmesi onu düşman uçaklarından daha hızlı yapmıştı.

 

Azalma

 

1917'ye gelindiğinde, 1919 yılı için Almanya’da bir İngiliz bombardıman mücadelesi başlatılma planlarına karşı geniş sayıda Kartal sipariş edildi ancak 1918'de çatışmanın sona ermesi bu işin çoğunu azaltmıştı ki o zaman içinde 2000 adet Kartal üretilmişti.

 

Genel olarak, daha küçük Rolls-Royce marka Şahin (Falcon) ve Doğan (Hawk) motorları hayati rolde hizmet verirken, öncü olan bu V12 motoru için ironik bir şekilde, Royce DF80 motorunun Almanya'da gelişen ve etkili olan teknolojilerini samimi bir şekilde benimsemişti.

 

Karanlık savaş için tasarlanan ünlü motor, son övgüsünü ateşkesten yedi ay sonra epik bir başarı ile kazanmıştı. John Alcock tarafından uçurulan ve Arthur Whitten Brown tarafından yönlendirilen, iki adet Kartal (Eagle) VIII motoru ile çalışan Vickers Vimy IV, Newfoundland'dan kalkış yaparak İrlanda'da bir bataklığa inmişti. Bu uçuş dünya çapında Kuzey Atlantik'i karşıdan karşıya durmadan geçen ilk uçuş olurken mürettebatı bu başarılarından ötürü şövalye nişanı kazandı.

Tarih, Henry Royce'un Kartal'daki teknik üstünlüğe olan bağlılığının bir sonraki dünya savaşında en başarılı uçak motoru olacak olan Rolls-Royce Merlin'in ortaya çıkmasında rol alacak mühendislik deneyimi ve teknik güç temellerinin nasıl atıldığının altını da çiziyor.

 

×

Bilgi